21 Aralık 2014 Pazar

2014 son

Ne yazık ki, belki de ne güzel ki de denebilir , hayatımı kapalı ortamlarda masa başında çalışarak irame etmek zorundayım. Bu nedenle ancak düzenli antreman yapabilirim. Düzenli kayalarda olamam . Bir işi ustalıkla yapmak için çok vakit geçirmek gerekiyor- ki akıcı olsun kolay gözüksün. Bunun haricinde sürekli gelişmeye devam etmek için yapay hamleler rotalar ve zorluklarla kendimizi sınamak gerekli.
     Geçen sene 11 . Ayda@şehir değişikliği yaptığım için istemeden de olsa 5-6 ay tırmanışdan ve antremanlardan uzak kaldım sonrasında ise tek başına yapılan, öğle aralarına sıkışmak zorunda kalan saatler günler. Bunlara rağmen 2014 ü kötü kapatmadım. Net bir rota söyleyemesem de tırmanış benim için giderek daha doğal - kasıntısız olmaya başladı.

1 Aralık 2014 Pazartesi

11. ay 2014

cross fit benzeri endurans çalışmaları sonucu hipertrofi gelişmiş idi. Bunu güç antremanları ile perçinledim. Maksimal tutuşlarda 74 kg a kadar çıktım . 11, 18 kg ile kampus vs (1-4) 52 kg ile orta kalınlıkta çıtalarda 1-2 ,  52 kg ile barfiks ve kitlenme gibi çalışmalar sonucu gelen pulley rahatsızlıgı beni şimdilik durdurdu. Ne yapalım. göz göre göre geldi biraz ancak risk almadan kazançta olmuyor bazen..... yanı sıra yaza göre 5 kg almışız cebe...

13 Kasım 2014 Perşembe

Erkin çakmak

Tırmanış camiamızın kendine ait tarzı ve efendiliği ile hoş bir siması olan arkadaşım erkin kısa zamanda ne güzel işler yapmış. Tırmanışları ve bunları bizlerle paylaştığı için erkine teşekkür ederim. Bu konuda doğal bir yetenek olduğuna inandığım arkadaşımızın çok daha sıkı başaralırını yakında duyacağımızdan hiç şüphem yok.

11 Kasım 2014 Salı

11.11.2014

kasım başında urfa da yarımaratonda koştum. ancak kendime geldi bacaklarım. ısınmadan ve antremansız zorlamanın sonuçları. bu arada bazı gunler çift antremana çıkmaya başladım. bu iinci hafta. amaç antreman suresini arttımak. şiddette eksikleirm var. ve son dönemde ideal kilodan 3-4 kg fazlalıkla tırmanmaya  çalışıyorum. kuvvet dönemine yönelik çalışıyorum.12 . ayın ortasına kadar maksimal kuvvet amacı ile antremanlarımı duzenledim. bir önceki dönem oldukça şiddetli devamlılık çalışmaları yapmış idim. ve az dinlenme setleir nedeni ile lokal hipertrofiler olmuştu ki bu aslında istenen bir şey. şimdilerde maksimal kuvvet ile bunu dengelemek lazım. bolder, iki parmak rotalar, kampus, maksimal dead hang ve bunun gibi....

Meraklısına NOT: son dönemde kazandığım hipertrofiyi kendime de pek açıklıyamıyordum.  Taaa ki internette cross-fit yarışmalarına rastlayıncaya kadar. Sonradan anladım ki antremanı belli bir şiddettin üzerinde ve hemen hemen hiç nefes almamacasına yapmanın bir sonucu hipertrofi. Yalnız tırmanış için ayarı ince tutmakta fayda var. zor hatlar için genel bir zemin oluştursa da çoğu elit tırmanıcının xxs incelikte olduğunu gözardı etmememek lazım. Kaçırılmaması gerek nokta tırmanış güç-ağırlık dengesinde kurulan bir oyun ve çok ender vakalarda ağırlık kendinden daha efektif güç kazanımı ile gelmekte. ilk örnek olarak wofgang güllich geliyor ister istemez insanın aklına. kendi stilide total güç üzerine. yani kestirmeden şunu diyebiliriz. eğer tabiat olarak ince bir fenotipimiz var ise güç yerine teknik ve dayanıklılık üzerine yoğunlaşmamış yolumuzu kısaltacaktır.

30 Ekim 2014 Perşembe

49. hafta.

epeyce zamandır yazma fırsatı bulamadım. bu dönemi pek boş geçirmedim. 5 gunluk geyik bayırı tırmanışı sonrasında iki kezde çakıtda tırmanma şansı buldum. hatırladığım rotalar arasında 8+ flash 9- 2 deneme ve 9- tek deneme var.(betalı) az denemiyecek kadar da antreman yaptım. bu dönem antremanları laktik asitde devamlılık üzerine kurdum. az dinlenme ve belli zorluğun altına düşmeyecek mekanize hareketler . yani tırmanıştan ziyade standart hareket. böylelikle o şiddette anteman yaparken teknik hatadan kaynaklı düşmeler olmuyor. şu şekişlde anlatabilirim sanırım. öncelişkle 20 hamlelşik bir rotaya girip bir miktar yorulduktan sonra standart 2-3 hamle çıkış 2-3 hamle iniş serisine başlıyorsunuz. benim denemelerim 20 saniye kadar sürüyor. sonr a20 saniye dinlenme ve aynı çıkış ninş. bunu artık yapamıyacak denlşi yoruluncaya kadar yapıyorsunuz. sonuç hipertrofi ve laktik asitte tırmanış. son setlerde 1 bazen 2 hamle fazla yapmaya çalışıyorsunuz. işte bu kadr basit. kısa süren bir antreman. iki set 5 dakika dinlenmeis ile 25 dakika sürüyor. gönül rahtlıgı ile eve gidiyorum bitimde.

 bazen orta cıtalarda 1 dakika dinlenmelşi 10 set kampus sonrasında rotalara giriyorum. bunun gibi çalışmalarla yüksek laktik aside ragmen tırmanışa vucudumu zorlamayı hedefledim.

30 Eylül 2014 Salı

30/09/2014

6 set açık tutuş ve 2 set kapalı tutuş. amaç 15 sete ulaşmak olmalı. sanırım setlerle tırmanılan derece arasında korelasayon var.

29 Eylül 2014 Pazartesi

29 9 2014

hafta sonu için 1500 km araba kullanınca bugun antreman yalandan oldu. yinede ilk kez yeni eğimli kampuste tabata çalıştım. 5 set başparmaksız( yarı açık tutuş) ve bir 10 saniye daha... denemeye değer bir çalışma...

18 Eylül 2014 Perşembe

37. hafta durum raporu

son günlerde iştahımdaki artışa eşlik eden kilolar nedeni ile bir parça gerginlik yok değil.
haftanın 1. gunu
60 kg ile 4 set maksimal. iki parmka ile 15 20 kg maksimal ve takiben iki parmakla yapılan hamleler.
3.gün 70 kg ile deneme 60 ile 3-4 set .iki parmak parmakucu barfiksleri vs
5.gün benzer

42 . hafta

gunler haftalar hızla geçiyor. tam olarak hiç birşey yapmıyor değilim ancak antreamn programım çok hedefli olmaktan uzak. genellikle parmak için güçlendirme egzersizleri yapıyorum. değişik parmaklarla tırmanış vs. sanırım 2-3 haftadır. Bu haftanın sonuna doğru biraz biraz 10-15 hamlelişk rotalar. spontane rotalar. hamle serisi zor değil anak eğimin ve eksik ayakların etkisi ile zorlaşmakta. aralarda 2 dakika dinlenerek 3-4 setli gruplar. sanırım bugun uzun ara dinlenmelerle 3 kez bu döngüyü yaptım. kollar balon oldu. insanın bir şekilde vucudunu bu dereceye kadar zorlaması ilginç ve güzel. antreman salonu hedefine ulaşıyor. sonuçta hangi dereceyi çıkarsak çıkalım hedef vucudu calıştırmak.

1 Eylül 2014 Pazartesi

36. hafta özet


gecen haftayı yanlış saymış olmalıyım gerçek 36 bu hafta imiş
 36. 1 Pzts

kampus cıtalarında açık tutuşla maksimal . ısınma ve adaptasyon amaçlı. 30 kg a kadar. sonra parmaklarla 2-3 hamlelik seriler tahta tutamaklarda. 2 ve 3 ,3-4-5, 3-4 ve 4-5. parmaklarda çeşitli kombinasyonlar. hafızamdaki kimi spor rotaların hamle serilerinden kimi hamleler. 2-5 hamle arası. kabaca. sadece vucut açılsın diye. yoksa birebir simulasyon çalışmıyorum.

akşam stat koşusu. uzun aradan sonra ilk çalışma. ısınmayı takiben 150 metrelki 7 sat. ara dinlenme yaklaşık 2.30. setler 36 sny ilebaşlayıp 33 ile bitti.

    2. Sl
Dünün ardındnan bir koşu daha. parmaklar yorgun. akşamdan kalmalık var. öglen tırmanışı pas geçtim. statta yaklaşık 1 saat koşu. ısınma. 300-200-200 lük intervaller. ve jog temposunda yarım saat koşu.

  3. Çrşb
öğle arasında orta kilolar ile açık tuutş ve iki parmka veya eksik tutuşlarda maksimal çalışma. bir ara 52 kg ile ince çıtada bekleme. çalışmayı iki parmak hamleleri ile bitirdim. mikroçıtalarda hamle çalıştım.

4. cuma
bugün itibarı ile bu haftayı bitirdim. eski gunlere göre daha vasat bir çalışma. ince cıtada başparmaksız 52 kg farklı oldu diyebilirim . çarşambaya göre daha düşüş hissettim. cok sorun değil. iki gunde değişmiyor güç işleri. ...

31 Ağustos 2014 Pazar

36. hafta

takvimler kendi olağan hızında ve alışkanlığında akmaya devam ederken bu haftayıda boşgeçirmemek adına pazartesi salı perşembe ve cuma 4 antreman yaptım. İlk kez örs ile yeniden kucaklaştım yakşaşık 10 ay sonra. 52 60 kg larda çalışabildim. genelinde kuvvet antremanları oldu. kampus,maksimal,rekrtman vs..

26 Ağustos 2014 Salı

35. hafta

pazartesi salı ve omuzagrım nedeni ile cuma gunu olmak üzere 3 antreman. ince cıtalarda 50 saniyelik tırmanışta 11 set. kampuste vasat antreman ve biraz bolder calışması. hiç bir şey yapamaktan daha iyidir mantığı il bu hafta cok faydalı geçmedi.

15 Ağustos 2014 Cuma

34. hafta özet

Bayramdı tatildi derken 3 hafta kadar uzak kaldım antremanlardan. Tatil öncesinde daha çok dayanıklılık kuvvette devamlılık hedefleri olan çalışmalara ağırlık vermiştim.  mevcut aradan ve alınan kilolardan sonra çalışma salonumu yavaş yavaş nihai  haline getiriyorum. Artık kampus duvarımda kuruldu. standart bir duvar. 15 derecelik negatifligi var. 18 mm lik kenarları yuvarlaştırılmış cıtalar 22 cm ara.  ancak çıtaların kenarları yuvarlak  oldugundan yaklaşık 14 mm lik tutuşu var.

 yavaş yavaş eski kuvvetim geri geliyor. hala ince cıtada tek el kalamıyorum. tek kol barfiks çekemiyorum ancak hamleleri yaparken o güç hissini yaşamaya başladım.  incelerde 1-4-6 yapabiliyorum. (zar zor) Cardon team den erdemin önerisi ile 1-5-8 gibi bir hedef belriledim. hedefsiz olmaz zira. haftaya maksimallere başlıyacağım.

22 Temmuz 2014 Salı

30. hafta 2. ve koşu:(

Bugun en kalın tutuşlarda 40 saniyelik interval 2 dakikalık dinlenmelerle 20 set tamamladım. Bu esnada nabız sayıma baktım. ilşk setlerde yükleme bitiminde 90-95 iken 10. set civarında 105-110 15 . setde de 120 artık bitime yakın 130 un üzerinde olmaya başladı. Dememkki artık dinlenme periodları yetmemeye başladı. son iki seti 3 saniye ve 2 saniye eksik yapsamda çok üzeirnde durmadım .  Kalın tutuşlarda 40 saniye ile setleri bitirmiş oldum. Antreman süresi 54 dakikayı buldu ve saatimin söylediğine göre 220 kkal harcattı. Şimdi amacım 45 saniye ye başlamak. (sırası ile 50-55 -60)

Antremanlarda genel ilke ya hacimle yada şiddetle sürekli oynamaktır. Bunu bilincli yaparsanız ve dinlenme sürelerinizi hedeflerinize göre modüle ederseniz sene içinde (veya makrosiklusta hacim-şiddet hedeflerinizi belirleyip) bunun adı periyodizasyon olacaktır.  Benim kalın çıtalarda (tam olarak 1 boğum tutuş sağlamakta) hacmi arttırmam sonrasında da süreyi arttırarak yüklenme şiddettini arttırmam ince çıtadaki hedefimi kolaylaştıracak ara basamaktan başka bir şey değil.

 akşam üzeri stadda ısınma sonrasında yine 150 lik setler yapmaya karar verdim . bu sefer ızzet de bana eşlik ediyordu.  Aslında ilk denememiz 200 metre idi.  Ancak daha ilk denememizde 200 metrenin bizim için  en azındna benim için uygun olmadığı belli olmuştı. 31 saniyelerde koştuk ama yıprattı.  sonra 150 metreye donduk. toplamda 4 kere koştuktan sonra artık daha fazla sol ayağımdaki çekmelere acılara dayanamıyarak bıraktım .strech yapmama bile musaade etmedi. gecede agrılaırdan dolayı uyuyamadım. ilaç içmek zorunda kaldım. Henuz iki gun üst üste sert antremanı kaldıramadığımı anlamış olduım.

21 Temmuz 2014 Pazartesi

30. hafta 1 ve koşu

geçen haftayı hedef kilomun 1 kg altında kapattım. Tam olarka nasıl oldu bilmiyorum ama sporcu için hoş bir durum. keşke sonrasında yeme -içme sezonunu açmasaydım. Bugün 3 farklı tutamak derinşiği ve dolayısı ile tuutş zorluğunda üst üste tırmanışlar yaptım arada ilşk turda 2 ikinci turda 3 dakika dinlendim. Bu atletizimdeki 30-20 setlerine benziyor. kısaca bilgi vereyim. Enerji sistemi 400 metrelik sert koşuyu kaldıramıyor ve 250-300 metrelerde bitiyorsa uygulanan bir çalışma. 400 metreyi 30 ve 20 metrelik parçalara ayırıyorsunuz. 30 metre sprint 20 metre jog ile tüm parçaları birleştiriyorsunuz.  Tırmanışa adaptasyonu sert seri üstü çok yumşak seri olarak yorunlanabilir. Ancak benim bu aralar antreman sistemimi 40 saniye -2 dakikalar oluşturdugu için kendi sistemimeyakınlaştırdım. lşk set hızlı tırmanış yaklaşık 1 dakika aldı 2 dakika dinlenme. 3 kere uyguladıktan sonra 5 dakika eksik dinlenme yaparak daha yavaş tempo ile 1.20 saniye tırmanış 3 dakika dinlenme ile 3 set yaptım. Her seferinde daha da zorlandı ve son setlerde tamamlıyamadım. Ne mutlu tükenip düşebilene...

 Akşam üzeri atletizm pistinde antreman yaptın ısınma dahil 1 saati geçti. yaklaşık 650 kalori. Isınmanın sonlarında nabzım 186 yı buldu.  Bugün hızımı geliştirecek koruyacak çalışma yaptım. !50 metrede tam kapasite koşu. Şöyleki 100 metrede 15 saniye . üzerine 7.5 daha ideal sürem 22.5 saniye. Bunun %100 ü zorlarsam 1-2 set yapmamı önerdi arkadaşım olan antrenör. Ben 22.09 , 22.06 , 23.06 ve son sette tekniğe dikkat ederek 21.19 koştum. Biraz daha güçlü çıkış yapsam 20 li bir derece gelecek sanırım. Tabi bunlar hep bir kaç adım hızlanıp başlanılan startlar. Dolayısı ile kabaca 1 saniye eklemek gerekiyor. Şimdilik ekleme yapmıyorum.  Hafif soğumadan sonra bitiriş koşularını 200 metre koşu 200 metre yürüme ile yaptım  . sırası ile 40, 37, 34 saniyelerle antremanı bitirdim.  yarın hem tırmanışta 20 seti ( eski deneme 14 set.) deneyeceğim hem koşuda hacimsel çalışacagım agır bir gün beni bekliyor.

19 Temmuz 2014 Cumartesi

29. hafta 4. ve koşu:)

Öğlen ince tutuşlarda 40 saniye ile 8 set. (yavaş yavaş hacmi arttırabiliyorum) akşam üzeri stadda kısa ve sert bir koşu çalışması. yaklaşık 10 dakika ısınmayı takiben 2 kez 400 2 kez 200 ölçüm koşusu yaptık izzetle. ilk kez 400 ü 70 saniyenin altına çekebilidim. çok çok mutluyum ve pekde inanamıyorum. (65). 200 de ise 30 saniye barajıın altını görebildim.(29 saniye). Bu sürelerin bir başka gün tekrarını yapmadan emin olamıyacağım.

18 Temmuz 2014 Cuma

29. hafta 3.

Dünkü hacimsel zorlamadan sonra bugun daha kısa ve yoğun bir antreman yapmak istedim. Küçüklerde 60 saniye tırmanış 2 dakika ara. Zaten nihai hedef bunlarda bu süre ile 20 set. bugun 3 set yapabildim. ve diğer sistem çalışması için tutuşlardan denemeler. 3 gen tutuştan slop tutuştan vs.

16 Temmuz 2014 Çarşamba

29. hafta 2.

Büyük tahtalarda (1 boğum) interval. 14 set. son set tamamlıyamadım. toplam süre 35-40 dak arası

13 Temmuz 2014 Pazar

13 temmuz koşu

öğleden sonra yinede sıcak. 40 lı derecelere az bir şey kalmış. hafif ısınma.. 400 metrelik setler. arada dinlenme 60-70 saniye. sanırım 3 set. 82-83 saniye.. 5-7 dakika dinlenme sonrasında 100 metre intervalleri arada 2 dakika kadar dinlenme. her bir 100 metreyi 16 saniyede koşmuşum. son 2 metreyi 34 saniyede. sanırım ısınma soğuma da dahil 5 km koştum. yüklenme 3 k den fazla... ilk kez %100 nabız yükseltebildim bir 400 un sonunda. elimde olmadna uzunca bir ara vermiştim.  iyi oldu....

özet 28. hafta

4 gün atreman yaptım.
genelde 40 saniyelik setler 2 dakikalık dinlenmeler
arada küçük değişiklikler yaparak... amaç antrenmanda 20 setlik volume ulaşmak. sonrasında yogunluk arttırmak için süreyi uzatmaya çalışmak. en azından 1:2 intervali tutturabilmke için 60 saniye tırmanış 120 saniye dinlenme ile 20 set hedefim var.. Yeni hedefleri olması güzel insanın. Bu hafta uzun aradan sonra 65 kg altına inebildim. nasıl oldu bilmiyorum ama denizin etkilerinden şüpheleniyorum..

8 Temmuz 2014 Salı

8/7/14

6 aydan sonra ilk antreman.
Bu eğimlerde mi zor tutamakları tutmak yoksa bu kadar geriledim mi?
40 saniyeye tırmanış 2 dakika rest. 4-3-2 li setler. aralarda 4 dakika soluklanma. toplamda 28 dakika kadar.. 9X40 saniye=360 saniye.  yani 6 dakikalık efor. İlk gün için yeterli.  Marangoza yeni tutamak siparişlerini verdim. Sonraki aylarda sistem training çalışmayı düşündüğüm için benzer tutamaklardan oluşşun istedim. Diğer bir gerekçemde elimde hemen hemen hiç tutamak kalmammış. 100 den az. hemen hepsini urfada bırakmıştım. Sevgili dostum muratada siparişi buradan hatırlatayım.  yeni duvar. yeni metodlar yeni tutamaklar. ohhh be. bundna güzeli var mı?

7/7/14

bugun 2014 yılının 7. ayı ve 7. gunu. bir şeyler yapmak lazım. tarihimize not düşmek adına. Bu nednele hafiften oyalandığım antreman duvarımın işlerine giriştim. tutamakları basamakları yavaş yavaş oluşturarak bir dizayn vermeye calıştım. gelecek antremanlarda pek cok tutamagın yerinin değişeceğini bilmeme ragmen biryerden başlamak gerekli. sonrasında bir iki kere rotaya girdim. maksat şeytanın bacagını kırmak.

24 Haziran 2014 Salı

24 haziran intervale devam

Antreman günlerimde çalışma yorgunluğunun üstüne işten eve kadar geçen 90 dakikalık bir araba yolculuğunu eklemek ve günün stresini bir kenara bırakmaya çalışmak gibi bir motivasyonum var. Kendi kendimi motive etmeye çalışıyorum aslında.  Bu antremanım da ise belli bir süredir konuşmadığım bir arkadaşımın koşu sürelerinden buldum motivasyonumu. 2 sene gibi bir sürede maraton temposunu 5dak/km ye çekmeyi başarabilmiş ve maratonu  3; 30 larda koşmaya başlamış. İşte bu surpriz oldu benim için. İnsanın kendine hedefler oluşturması güzel, bende böylelikle onun temposuna yetişmeyi hedefledim.

   Aslında uzun koşularda mevcut hızımı arttırmak için başladım stat antrenmanları yapmaya ancak bu yolda ilerledikçe pek çok hedef belirdi. Antrenman bile hedefin kendisi oldu belli bir sürenin sonunda..
    400m 60 saniyenin
    800   2 dakika ?? ( işte burası çok iddalı oldu)
    1 km yi 3 dakikanın altında koşmak
    5K   17 dakika
    10K 39,
    Yarı maraton.......

  Görüyorsunuz ya, isteklerin duru durağı yok. Tabi bu esnada kaya tırmanışlarımı ilerletmeye, tupsüz dalışta dip süremi geliştirmeye, yaz genelinde yüzme tekniğimi düzeltmeye çalışacağımı , bunları yaparken üzüm bağımla ilgileneceğimi, işimi de aksatmamaya gayret edeceğimi söylememe gerek yok. Neyse motorsikletten öğrendiğim bir deyim var. Fili parçalayıp yemek...Şiimdilik ana konum hızımı korumak ve yeterli hızı oluştırmak olduguna göre anaerobik aerobik dengeyi bozmadan ikisini de geliştirebilecek bir antreman olarak 200 lere devam.

 Bugün ki konsept asağı yukarı 220 metrenin ilk 120 sini biraz daha kontrollü son 100 ü ise daha hızlı çıkartmak idi. başlangıç noktasına kadar yürüme ki yaklaşık 2.30-3 dakika etmekte sonrasında yeniden. 220 metrelik koşularımız dan 7 kere yaptık süreler 48 saniyeden başlayıp 43 ,42,41, en sonda ise 40 saniyeye kadar gelişti. son turda ilk 120 yi 22 saniye sonrasını 18 saniyede koştuk. bir önceki turda ise son parçayı 17 saniyede koşmuş idik.  Sanki 2 saniye kadar geliştiğini hissediyorum. burada amaç yavaş yavaş son sprint hızını koruyabilmek ve bu esnada koşulan metreyi yani iş volümünü arttırabilmek. Her parçayı 17 de koşabilesek 400 ü 68 snyede koşabiliriz demek. henüz ciddi bir deneme için erken. Günün olumlu gelişmesi ise 100 metreyi 15.15 e çekebilmem oldu kendi adıma. Daha da hızlı koşabilirdim sanırım...

22 Haziran 2014 Pazar

22 haziran 200 intervali

3 yıl kadar sistemli tırmanış antremanı yaptım. Düznli ve planlı antremanın etkilerini biliyorum artık. Yeme içme,uyku yuklenme şiddetti, süresi. dinlenmeler ,hafta içi antreman dağılımı, mikro siklus-makro siklus, hedef seçimi. Olay sadece tırmanış değil. Yada sosyalizasyon. Bu iş adanmışlık gerektiriyor, adanmışlıkda duygusal yoğunlaşma....

 Şimdilerde atletizme yoğunlaştım. Yarı yokluktan, yarı ihtiyaçtan. 40 lı yaşların hemen altındayım ve kardiovaskuler saglık için birşeyler yapmak isterim. 50 lilerime 10 yıllık atletizm deneyimi ile girmek saglıklı bir hedef gibi geldi bana.  Urfa dan ve ekibim kardeşlerim cardon team den ayrılınca ancak böyle bir çıkış buldum.  Spor tırmanış " boldering hariç" tek başına yapılabilecek bir etkinlik değil. Ancak antreman öyle. Hem tırmanış antremanı hemde atletizm antremanı.   İnsanlığın 1920 lerden bu yana atletizmde gelişmeler gösterdiğine inannırdım. Oysa geçmiş gerçek anlamda sert koşucularla ve adanmış insanlarla doluymuş meğer. 100 tur 400 metre koşan  Emile Zatopekten tutunda haftalık 300 km antreman koşusu yapabilen Pirie ye kadar ne sert adamlar varmış. Bilmemek hata, öğrenmemek ayıp. En azından isimlerine saygıyı hakediyorlar. Farkında olmadan bu sporcular şunu yapmışlar

  •      Antremanlar eğlence için değil, gelişmek için yapılır
  •      Antremanların volümünü geniş tutmuşlar
  •      Antremanların şiddetini zamanla arttırmışlar
Ne sağlam bir sponsorluk, ne beslenme için şimdiki imkanlar nede giyim ve ayakkabıda uzay çağı teknolojileri. İşin sağlık boyutunu hiç yazmıyorum bile.

  Yakında yeniden eskisi gibi tırmanış antremanları yapmaya başlıyacağım az kaldı. Salon bitti gibi. Eskisinden daha iyi bile oldu diyebilirm. Atletizm den  elde edeceğim vizyonla yeni şeyler yapmak istiyorum.
 
  Bu pazar pistte 10X200 koştum. Araları nizami 2 dakika  tuttuğum için eski yaptığım antremandan daha set geçti. 2 si hariç digerlerini 40 saniye altında koşabildim. takiben yaklaşık 50 basamaklı stat merdivenlerinde çıkış çalıması 9 set. en son deneme amaçlı    400 metre. hedefim olan 90 sn nin altında koşamadım ancak 23,12-23,23-23,24-22,44 gibi birbirine pek yakın 100lük zamanlarla koşabildim. Birazda yorgunluk ve ekonomi endişesinin ön planda olduğu bir koşu idi. sonrasında eve kadr olan 3 km lik etapta siprintler ve yürümeler ile bitirdim antremanımı....

20 Haziran 2014 Cuma

16 haziran interval

yaklaşık 10 dakikalık ısınma koşusunu takiben 4 set 3 farklı hızda 400 lük interval sonra 200 ve 100 metrelik intervaller. sanırım 6 km kadar bir toplam koşu oldu. devamında squat ,

17 haziran açlık koşuları

"Akşam sporundan sonra bir şey yenmiyecek, ertesi sabah ac karnına en az 80 dakika koşulacak. " Belçikalı bir tıp insanın hipotezi ile etkili bir zayıflama programı imiş. denedim. ne sonuç verir bilmiyorum ancak ertesi gune kadar suren bir yorgunluk oluşturuyor. Macit özcan kros parkurunda 4 set. 60 saniyelik 4 interval sonra 200 metrelik 4 interval daha. interval araları 2 ve 2.5 dakika....

12 Haziran 2014 Perşembe

12 haziran 400 intervalleri

Gelişmek için hasar oluşturmaktan başka yol yok. Kası tendonu sinir sistemini zorlamak lazım. ancak ne kadar zorlanacağı işte bu önemli. Günlerdir benim için zorlayıcı antremanlar yapmama rağmen kaçarım yok yine geldim. Gelmeseydim rahat etmiyecektim. Üstelik bugun hastalığın hafif belirtilerini de hissetmeme rağmen. Isınma sonrası 120 metre intervallerinden vazgeçtim. isabetli olmuş. 400 metreyi benim için submaksimal tempoda koşmaya çalışarak tamamladım. İlk 2 tur 2.00 geldi. 1 e 1 dinlendim. sonsasında sureyi yavaş bulduğum için daha hızlı turlar denedim. 1:52, 1:47 , 1:40 ve 1:35 turları ile gunu kapattım. son iki set kalbim 182 yi buldu. benim için maksimal sayılır.  setleri kalp hızım 120 ye inince başlattım. ardından salonda maksimal bir kaç egzersiz yaptık soğuma joggundna sonra günü bitirdik.

^^^ sonradan aklıma geldi. son kulvarda koştuğumdan dolayı etap 450 metre olacak. planladığımdan 50 metre fazla koşmuşum. süreler daha mantıklı geldi böylece.

11 Haziran 2014 Çarşamba

11 Haziran 200 interval

Gün yorgunluğu ve başlamakta olan farenjitime rağmen yine statdayım. Birazda son iki gün almış olduğum beyhude kalorilerin vicdanım üstündeki etkisini azaltmak için. Düz koşu ile 15 dakika ısınıp 200 metre intervallerine başladım. Nabzım 120 ye inice yeniden koşmak şartı ile ilk 3 turu 33. saniye ile koştum sonra yavaş yavaş süre uzadı ve son metrelerde hızımı koruyamadım. 36 lara kadar geriledikten sonra son seti bir genc sporcu kardeşimle tamamladım. Küçük bir yarış havasında ve kendimden iyi birisi ile koşmak süremi direkt etkiledi.  yeniden motivasyonumun damarlarımda dolmaya başladığını hissediyorum. Tırmanışa ve antremana yönelik. Yeniden taviz vermeden bir sporcu hayatını sürdürebilecek kararlılık seviyesine ulaştığımı hissediyorum .yarım sene aradan sonra gelecek hafta tırmanış antremanlarıma başlıyacak olmak beni bu fasit daireden kurtaracak. Bu motivasyonum ve beslenmemin pist sürelerine yansıyacağına eminim. Bugün gözlerimle gördüğüm en hızlı 200 ve 300 metreleri izledim pistte. 23 saniyede ve 36 saniyede koşuldu. İzlemek bile güzeldi ve saygı uyandırıcıydı...

9 Haziran Acemi koşusu

Siz siz olun 100 metre intervallerini ısınmadan yapmayın....

8 Haziran 2014 Pazar

8 haziran pazar sabahı boş pist koşusu

Başlıktan da anlaşılacağı gibi olimpik bir kompleksin boş olmasını sabah erken saatte  orada olmama mı, pazar sabahı olmasına mı bağlamalıyım bilmiyorum. Ancak pist boşsa kürsüde boş olacak gibi geliyor bana. Mersin olimpiyatlara hazırlık için aday şehir konumunda . Ve fedarasyon C,B,A barajları koymuş durumda. Örneğin 800 metrede baraj 1.50 sanırım. Böyle ara değerlendirmeler ile sporcu sık sık denetleniyor. 6 aydır kamp yapan ekipler var. Ve maksimum performansı zorlanıyor. Etkilerini ileride anlarız.  Bu güzel pistte dününde yorgunluğu ile pek güzel olmayan dereceler elde ettim. Ama dert etmedim. :) 40 lı yaşlara yaklaştığım bu dönemimde madalya için değil kendimi geliştirmek için antreman yapıyorum. 4 set 200 1 set 100 dinlenmek için son bir set de 150 metre koştum. bu sefer araları 2 dakika aldım. sol bacak arakasında kalçadan baldıra olan çekme nedeni ile daha fazla zorlayamadım. Acılar içinde antremanımı bitirdim ...

7 haziran kanter koşusu

macit özcan spor komplksinin içinde 1195 metrelik inişlşi çıkışlı bir parkur var. küçük bir kros simulasyonu. yarısı rampa ıkış yarısı iniş. 2. tur ısnma ve bir tur derece için zorlama sonrası son turu bitiremedim. hemde iniş aşagı noktada iken durmak zorunda kaldım. maksimal noktalara kadar zoluyor bu parkur. neredeyse 180 lere dayandı kalp atımım. sonrası dinlenme germe vs. önümüzdeki dönemde burada epey işim olacak gibi. ..

3 Haziran 2014 Salı

izzet ve hasanla 400 metre çalışması

ilk kez 3 arkadaş beraber pistte ölçüm için buluştuk. Fakat düşündüğümüz kadar interval yapamadık. en azından 4 set çıkarmayı planlamıştım 3 set bitirici oldu. antremanımızın hacmi hiç yeterli değil. Ancak sıra ile. zamanla daha iyileşeceğine eminim. Günün olayı ise 400 metreyi ilk kez 80 saniye altında hatta 70 saniyenin sınırına yakın koşabildim. 73 saniye.  bir ay içinde 60 lı saniyeleri görebileceğimi düşünüyorum. Yada umuyorum. güzel bir duygu gelişmek. sonrasında ağırlık salonuna gittik. yarım squat 90 kg, çakma silkme. 30 kg ile temiz bir kaldırış yapaamdım. bench pressle explosiv 50 kg. bunlarla vucudumu ve hormon sistemimi ateşlemeyi hedefliyorum. vucuda hızlı çalışmayı sert kasılmayı tamamı ile zorlayabilmeyi öğretmek. çünkü hala içimde tam kendimi zorlayamadığımın hissi var.
     Pistte gerçek bir yıldız izlemek de güzeldi. Ne siz sorun ne ben söyliyeyim.

1 Haziran 2014 Pazar

1 Haziran Ben,Nevin ve Tyson Gay




Tyson büyük bir atlet. Onun Boltun golgesinde kalması belkide sprint tarihinin açmazlarından bir tanesi. Bolt olması idi şu anda bir numarada o olurdu. yada olmaz mıydı? Boltun varlığı ve 9.59 luk derecesi belkide Gay in olabileceği en iyi hale gelmesinde yardımcı olmuştur. Herneyse bu aralar yasaklı madde kullanımından dolayı kendiside yasaklı sanırım bir kaç ay daha kendisini izleyemiyeceğiz. Sahi yasaklı madde denmişken Nevin Yanıt ın son durumunu bilen var mı? Oda türkiyenin en iyi ismi madalyali bir sporcu olmasına rağmen hatta yaşarken bile ismi büyük bir sportif komplekse veirlmesine rağmen bugünlerde ortalıkta yok. Ben bu filmi Eşref Apak da da görmüştüm. Ve ankarada bir pist kendisinin adı ile isimlendirildikten sonra Apakda dopingli çıkmıştı. Geçenlerde statda gördüm. öğrencilerine 3 adım atlama gösteriyordu. Ne alakası var demeyin. patlayıcı kuvvet o da.

    Neyse uzatmayayım. ısınma 8 x 50 metre. Kutularda pylometrik çalışma, ve ardından 4X300 metre. (ortalama 60 saniyede) sonuncusu tam olmadı. Geçen seferki antremana göre biraz daha iyi. İnsna vucudu ne kadar ilginç. 60. saniyeye girdikten sonra bırakma isteğim ağır basıyor. Devam etme ise yavaşlama ile mümkün oluyor ancak. ve bu nedenle son 100 metre 24 saniye gibi bir süre oluyor... 

28 mayıs sprint

Geçen günkü gayet iyi antremanımdan sonra istekle piste gittim. Bugün gerekli hıza ulaşmak için 30-50 metrelik sprint çalışması planladım. Ancak etkin olmayan yetersiz ısınma ve henüz bu şiddette iki antremanı 2 gun ara ile yapabilecek seviyede olmamamdan dolayı sadece 4 çıkış yapabildim. sonrası acılar ve sol ayak arkasındaki çekme-topallama ile bitti.

28 Mayıs 2014 Çarşamba

27 Mayıs 200 intervalleri

Oldukça yorgun bir şekilde isten çıktım. Hatta antreman yapmamayı da düşündüm. Fakat ara sıra en iyi antremanları bunun gibi zamanlarda çıkardığımı hatırladım. Nevin Yanıt Pistine gittiğimde çoğu sporcu işini bitimişti. Neyse uzatmayayaım. 10 X 200 metre denedim. araları nabızım 120 ye ininceye kadar bekledim.
15 dakika sısınma ,interval yüklemeleri ve 15 dakika soğuma ile bir saat toplamda ter attım. şimdiye kadar yaptığım en iyi antremanlardan birisiydi sanırım. 200 metrede 32 li saniyeleri gördüm. hemde 7. sette. 10. set de fena değildi 33.0 saniye. kendi kişisel derecemi 1.4 saniye ilerletmiş oldum. Sanırım daha iyi de yapabilirim. gun sonunda ise ilk kez pistin tamamen boşluğundan fırsat bilip takozlardan çıkarak bir 100 metre denemem oldu.  ilk ve tek deneme 15.0 saniye. başlangıç için kötü olmasada 400 ü 60 saniyede koşma hedefinin ne kadar zor olduğunu bir kez daha anladım...

23 Mayıs 2014 Cuma

22 mayıs statta interval

400 ,300, 200 400 200 200 metre intervaller. koşma sonrası tükenmişlik. kusma refleksi. hızı koruyamama . hepsi bu antremanda oldu. 400 ü nasıl 60 lı saniyelere çekebilirim şu an için inanın hiç bilmiyorum. 84 saniye bugun. 200 de en iyi 39. her set toplam 5 dakikadan oluşuyor. örneğin 1.5 koşu 3,5 dinlenme gibi. çalış çalış çalış....

uzun koşu denemesi

24 mayısta Afşin Elbistanda somuncu baba ultramaratonu planlanmıştı. Şimdilik 100 km de kendimden emin olmadığımdan yarı ultramaratona kayıt oldum iç çekişmeleri ile. nihai kardeşlerimi de kayıt ettirdim. Urfa cardon team den tolgahan ve erdem. Tolgahan alpinizm dersini almış olduğundan varım dedi, erdem ise istemem yan cebime koy misalı...


Son anda iptal edilene kadar artan gerilim ve merak ile günler geçmekteydi. iptal sonrası ise hem rahatlama hem rahatsızlık. İşte bu rahatsızlık ile 17 mayıs c tesi yollara koyuldum. planım basitti. mersinden yazlığın olduğu susanoğluna kadar koşmak. yaklaşık 70 km. Tabi ilk seferde bunun olmayacağı öngörüsü ile kendime olası senaryolar belirledim. dinlediğim müzik bitebilir ve ben durabilirdim, runtastic programı telefonumun sarjını bitirse dururdum, gücüm biterse duracaktım veya acı çekme sabrım biterse duracaktım.   yada nil araba ile gelip bana yetişince duracaktım vs. bunlar hep olasılıktı ve hepsi olabilirdi.

Hepsi olduda. ilk önce taşıdığım su bitti. yaklaşık 20. kmde. sonra müzik. sonra runtastik telefonunun şarjını emdi bitirdi. sanırım enerjimde bitti bir ara. power jel içtim toparladım. sonra acı çekme sınırım bitti. bu arada bir önceki akşam içtiğim tüm boğmalar gözeneklerimden pişmanlıklarımla beraber cıktı gitti. ben temizlendim. öğlen sıcağında mersinde saat 1300 de koştum yandım. tüm bunların hepsi 4 saat içerisinde oldu. ilk kez 35 km yi geçtim. ilk kez 4 saatten fazla koştum. hatta nil bana yetiştiğinde artık acıları geride bırakmış ve ağırda olsa koşma temposu tutturmuştum bile...

8 Mayıs 2014 Perşembe

Temel ölçümler ve Periyodizasyona hazırlık




Atletizm in olmazsa olmazı doğru antreman yuklenmesini sağlayabilmek. Bunun içinde 100-200-400-800-1000-1500-3000-5000 metre gibi mesafelerdeki verilere ihtiyaç var.



  Sevgili kardeşim izzet ile mersinin kaymak pistinde (Nevin Yanıt) pistinde sonraki antremanlarda kullanmak için-ve de yüklenme dönemleri sonrasında
gelişmemizi inceliyebilmek için ölçümler aldık. Tabi Alanya wings for life  koşusundan geleli iki gün olmuştu ve bacaklarım beklediğim gibi tepkisizdi.



  Neyse uzatmıyayım. Şimdiye kadar 1 k ölçümümde 4 dakikanın altına inememiştim. halende öyle oldu.
 5K 25:16( minimal iniş aşağı???)
 3k  14: 07 (eski bir ölçüm olmasına rağmen buraya yazıyorum )
1K  4:10
400 m   1:27
200 m   34.4

  Daha fazla patlayıcı efor ortaya koymak istemediğimden antremanı bu noktada kestik. ama neler fark ettim: 400 ün her 100 ü eşit koştuğumu. son 100 de çok çok zorlandığımı. ve iyi bir gunde 1 k yı 4 ün altında rahatlıkla koşabileceğimi fark ettim.

izzet ise babayiğit cüssesine rağmen hiç fena koşmayarak 200 36.6 400 ü ise 250. metreden sonraki duvar etkisi ile 1:41 de koştu.

4 mayıs ALANYA

Wings For Life

Yeni bir konsept. Öncelik le sosyal sorumluluk projesi.  Omurilik hasarlılılar için farkındalık oluşturmayı amaçlıyan. daha tıbbın bu konuda çok işi var. ama sosyal hayatımızıın içinde saglıklı insanlar olarak biz fark etmiyoruz. Bir insanın başına gelebilecek en ağır travma.


   Neyse. cuma gunu öğleden sonra motoruma atlayıp Taşucu -Gazipaşa arasının virajlı yollarını aştım. Oda başlı başına bir keyifti benim için ve eskisi gibi yorulmadıgıımı farkederek alanyaya ulaştım. Önümde ki 48 saati düşündüm.

 Ancak öncesine biraz dönelim. son 10 gunum antreman yapamıyarak geçti. En son antremanımda bir akşam üzeri koşusu olarak çıkıp 2 20 de 24 km koşmuş ve yorulmammıştım bundan dolayı kendime güvenim arttı. Ancak son bir haftayı boşgeçirmiş olmak da düşündürüyordu.

 Sabah erkenden urfadan arkadaşlarımla buluşacak oldugumdan yol yorgunluğuu atabilmek için sevilen 900 ün cabernet savignonları ile biraz vakit geçirdim. sıcak iklimde olgunlaştıkları için sanıyorum burunda yeşil biber kokuları vardı.... uyumuşum...

ısınmak için 13 km belki benim için biraz fazla idi ama jog temposunda olunca cok da yormadı.. günü side de apollo tapınagının kalıntılarında ve evde dinlenerek geçirdim.

  koşu günü halen bir stratejim yok idi.  Erken yakalanmamaya yönelik bir şeyler yapmalıydım sadece. kendimide yormadan. sag kalçamda ısınma koşusunun ilk yarısında oldukça tatsızlaşan bir agrı. ve önümde koşu sonraıs almam gereken virajlı yollar vardı. 1300 da başlayan koşudaki tek stratejim ilk 4-5 km de yüksek pace ile koşmamak sonra elimden geldiğince hızımı korumka önümdeki 4 yokuşu problemsiz atlatmak idi. saatde 10 k temposu ile koşsam arabanın beni tam 1.30 da yakalıyacagını hesap ettim. yani iyi kötü bir hedefim vardı. 15 k koşabilmek. 15. km de araba daha görünürlerde yok idi. yarışın başındna itibaren surekliş tempomu hafif hafif arttırarak belli bir sureden sonra önemdeki herkesi geçebilmeyi başardım. onlar sabit tempo ile koşarken yavaş yavaş adam adam önümdeki grubu eksilttim.  son 3 km mi de en hızlı ortalamam olan 5.10 ile koştum. demekki biraz daha erken ataga kalkabilirmişim. neyse yakalayıcı araba beni geçtiğinde 1.42 dakikadır koşuyordum ve 18 km yi geride bırakmıştım. planımdan daha iyi bir noktadaydım ve bu tempo ile koşuyor olsaydım yarı maratonu 2 00 da koşacaktım. şimdiye kadarki en iyi koşularımdan birini çıkardığım için mutluyum. 15k noktasına 3 km lik jog ile mutluluğumu perçinledim. 36 saat içinde 34 km koşmuştum...

 ne öğrendim. daha hızlı koşabildikçe km leri çok daha hızlı devirebiliyor insan ve sıkılma payı az oluyor. fartlek antremanları şart. yani %94b nabız ile sabit koşarken bir öndeki koşucuya kadar %96-7 nabza cıkıp onunla bir sure koşunca yenidne bir nabzı rahatlatıp bir sonraki koşucu için enerji toplamaya yardım edebilir.  . koşu boyunca %94 ile koşabilmişim. max %101 e çıkartabilmişim. demekki elimden gelenin en iyisini yapmış ve laktat eşiğimde koşmuşum. güç ve kondusyon kazandıkça aynı eşikte ve daha yüksek hızla koşabildikçe daha kolay ve efektif koşmayı ümit ediyorum.

27 Nisan 2014 Pazar

2014 MS. Nisan Sonu

    iki düz bir ters . son zamanlarda saglığım antremanlarım moralim. iki ileri bir geri. 3-4 gün önce ani bir kararla akşam saatlerinde başladığım koşuyu 2.saat 20 dakikada ve 24. km de sonlandırmıştım ancka rahatlamayı ve sevinci yaşayamadan hastalıkla boğuşma hapşırık osürük. kaya tırmanışı antremanlarımı? bolder mı? kuvvetle devamlılık mı? ince ince bunları soruyorsan sayın okuyucu onlar henüz kış uykusundan uyanmadılar. yıdızların ve gezegenlerin birbirleri ile uyumlu o mukaddes anını yakalayamazsam da şimdilik mezarlarında agır uykuda kalacaklar.

  geçen hafta 6 ay dan sonra ilk kez kısa bir fingerboard antremanı yaptım. eski bir sevgili ile mahcup bir ögleden sonra bakışması gibi oldu. kısa ve eskide kalsın daha iyi gibilerden....

 ben miydim gerçekten tek parmak barfiks çeken.? şimdi tek kol çekemiyorum oysa.. güç ne kadar vefasızmış tırmanışın tanrıları. şimdi o eski fotograflara bakıp hayıflanıyorum boşuna...

12 Ocak 2014 Pazar

5 ocak adana kurtuluş koşusu

gerçi yazıyı yazdığım bu gün ile koşu aynı gunlerde olmadı. zaten 5 ocak kurtuluş kosusuda 4 ocakda yapıldı. neyse uzatmayayım. Sporsuzluk ve antremansızlık baışma vurmuş durumda iken toplamda 2 kere yaptığım tartan pist koşusu sonrası  (6 ve 10 k) yarı maratonu çıkarabileceğimi düşündüm ve biraz da az düşünüp vakti gelince nasıl olsa birşeyler yaparız tutumu içinde olmayı benimsediğim için çokca hazırlık yapmadan koşuya katılmaya karar vermiştim.
              2005 senesinde bir 28 km koşmuşluğuma da güvenmiyor değildim yani. Velhasıl saat 8 de 400-500 kişi ile birlikte başladık koşuya. Urfa dan Ömer abi ile arkadaşı Celalettinin de katılımı ile 3 kişilik ekibimiz yavaş  tempo başladık. 4. km de sag 9. km sol diz dış kısmında başlıyan yanmalar ve acılar ile yarı maraton ve acı denizine dönüştü. Ekip arkadaşlarım sağ olsun tempoyu yumuşak tuttular ancak yinede son metrelerde acıdan çift görmemi engellemedi bu. 2.18 ile yarışmayı bitirebildim. Eğer bir daha koşarsam amacım 2 saatin altına çekmek.  Bu sayede ayak yapımın overpronate olduğunu ve sözüm ona en kalitelilerinden bir tanesi olmasına rağmen koşu ayakkabımın benim için uygun olmadığını da ögrenmiiş oldum. bir daha bu kadar acı çekmeden koşmaya kendi kendime  söz verdim.

4 Ocak 2014 Cumartesi

YENİ SENE ,ANILAR , HAYALLER ve MOTİVASYON

       Zor şeydir Türkiyede tırmanıcı olmak. Kimi kayasız illere gider, uzaklara. Kimi mecbur kalır başka işlerde çalışmaya. Azı hayatını sermaye yapar tırmanış için ancak cebinde parası yoktur. Bazı şehirler kayalara uzaktır, bazı şehirler iç kavgalarını barındırır az sayıdaki tırmanıcı ortamlarında. Motivasyonlar, güçler, hayaller bölünür.

     Karanlıkta el yordamı ile ilerlediğimiz o eski yılları hatırlıyorum da, eski (artık malesef hayatta olmayan ) bir arkadaşımın masıf meşe masasını söktüğümüzü ve ondan ankaradaki ilk antraman duvarını yapmamızı. Öztürk'ün evindeki büyükce örneğini gördükten sonra.

     Yine o eski yıllarda sanırım 97-99 arası olabilir ; motivasyonlar ve hayaller bölünmemişti. Doğan bir biri ardına derecelerimizi ilerletirken hep beraber motive idik. Soner Ünsal la aradığımızı sorduğumuzu hatırlarım.  "O 9 derecelik rota ne oldu? ya digeri?" kralsın dodo

     Şimdi belki basit gelebilir, ama insanın hiç bilmedigi ve görmediği bir rotadaki bir arkadaşını merak etmesi. işte bu bölünmemiş motivasyon, ve paylaşılan hayaller.

    Sonra ne mi oldu? Sporun doğal gelişmesinin sonucu rekabet doğdu ve bölünmeler, yıpranmış dostluklar, kırılan bireyler, haklı haksız birbirine karıştı. Motivasyon yıprandı , ortak hayal dağıldı.

............................

   Şimdi bir bakıyorum yaşım 35 i geçmiş. Hayatın içinde yer yer sarsılan bir istikrarla tırmanışın etrafında dolaşıyorum. Yıllarımı geçirdiğim Urfadaki antreman salonumuna sırtımı döneli 2 aydan fazla oldu. Uygun bir mekan bulamamam, ne yapacağıma karar verememem gibi nedenlerle gün be gün, hem bedenen hem ruhen eridim.  İçimdeki ateşin her an azalışını izleyerek.  Eski antrenman videoları da artık beni motive etmemeye başladı. hayatımda ikinci kez yaşadıgım  ruhen kurumayı duyumsadım. ve spor tırmanışın bendeki yansımalarının ne denli canlı oldugunu fark ettim yeniden.

   Sadece bir spor değil, fit ve zinde kalmanın da doğal bir yolu olduğundan olsa gerek bu motivasyon kaybı hem bedenen hem ruhen eksiltiyor beni. ara sıra bırakma düşüncesi aklımdan geçiyor. Sorguluyorum kendimi. Sorgulamadan olmaz. Ezbere yaşanmaz. Kişi neyi niye yaptığının hesabını öncelikle kendisine vermeli. kötülükte bile olsa

  Yeni,eski şehrimde (ki çocukluğumun geçtiği eski anılarımın olduğu ancak aradan gecen 25 yıldan sonra bana yeni gibi gelen eski şehrimden bahsediyorum) yılların alışkanlıklarını bırakırsam hızla yaşlanacağımı duyumsuyorum. Yeni çevre yeni kilolar ve yeni bedenimle...

   Bu nedenlerden dolayı yeni senede bir hayalim ve buna bağlı bir motivasyonum oluştu. Eskisi gibi sağlıklı olabilmek için spor tırmanışı sürdürmeliyim. farklı bir derece için yada yeni bir rota için değil. daha uzun yıllar sağlıklı kalabilmek için sadece. farklı sporlar yaparak da bunu sürdurebilir elbet insan ancak yılların pratiğinden sonra en kolay elit antrenmanı spor tırmanışta yapabileceğimi fark ettim de ondan.

 unutmadan eklemeliyim ki nerede yaptığından çok kimle ve nasıl yaptığını daha önemli insanın. en güzel antreamnlarımı belkide en çapul, en olmaz yer olan urfada, cardon salonunda yaptıgımı ve büyük olasılıkla bundan sonra o kadar rafine antrenman yapamıyacagımın bilincinde olarak kardeşlerim erdem ve tolgahana burdan selamlar. Motivasyon hiç azalmasın.....