19 Şubat 2012 Pazar

19 şubat koşu " kır şaçlının şarkısı"







eski dünyada denizcileri kayalara çeken ve gemilerini batıran denizkızlarının şarkılarından bahsedilir. bu şarkıyı duyan denizci artık onun etkisine girer ve dumeni kayalara çevirir. neticede evin rızkını yevmiyesini ak köpüklu sulara verir. çogu zaman hayatı ile birlikte.
işte buna benzer bir durumda statlarda yaşanır. çoğu kez garip koşu teknikleri ile sanki biraz sonra canını verecek miş gibi koşan dedeler amcalar tam manası ile çetin cevizdirler ve seni gizliden gizliye kendi tempolarına çekerler. eger yanılıp da uyarsan dalgaların altındaki cesetlere dönmek içten bile değil.

hafta içi aldıgımız davet neticesinde bu sabah ben tolgahan erdem ve arkadaşımız engin 6 50 de lunapark köşesinde pazar koşusu çin sözleştik. Sabahın ayazında yerlerde kalın buzlanmalar varken buluşma yerinde kimseler yoktu. neyse biz yigitlige leke çalmadan koşmaya başlarken karşıdan bir grup ilk turlarını tamamlamış olarak bize yetiştiler . beraber koşu başladı. Sagımdaki amcanın koşarken dizleri arasında hemen hemen 50 cm mesafe vardı. Arkadaki beyaz saçlı da az sonra ölecekmiş gibi koşuyordu. Kendi kendime burada işin ne be amca deyip koşunun temposu ile keyiflenirken acı gerçegi farkettim.

Gözlerimin önünde keskin bir hançer gibi parlamıştı gerçek. Ben de neredeyse inanıyordum. Heryerde kır saçlılar vardı. Bizi tuzaga düşüren grup kır saçlı doluydu adamım. anlıyorsun değilmi. soluklarım darlaşmaya başlamıştı ama deikanlılıktan renk vermiyordum ancak amcalar ilk turlarını çoktan bitirmelerine ragmen neşe ile şakalaşıyorlardı, ve önümüzde bilmedigim orman etapları yokuşlar vardı.O an enseme kadar gelen üşüme soguktan değildi elbet. İliklerime kadar titredim denebilir. Hemen bizmkilere gizliden mesaj verdim. Kendi tempomuza döndük. kendisi gecen sene berlin maratonunu tamamlayan engin ise bizimle pek takılmadıgından mesajı alamadı ve anlamadı.. uygun bir yerde biz geri dönerken 3 dakika sonra oda dönecegini söyledi.

adamlarımın ve kendimin gençliğini kurtarabildim ancak engin kır saçlıların şarkısına kandı. sonrasında onu göremedik.
Velhasıl onun yoklugunu çabucak unuttuk. Gun guzeldi artık hava sısınmaya başlamıştı. 58 dakikalık koşuyu uzunca bir esnemeden sonra hafta 20 ayda 80 km koşabilecegimizi hesapladık keyiflendik. devamını gümrük handa biber közletmek, tesbihçilerle muhabbet ve çay içmek izledi ancak biber bizi kesmedi hemen cigercide solugu aldık. yarım yürekler ciğerler kuşbaşılar birbirini izledi. Ben diger şehirlerdeki gariban kardeşlerim için o anı ölümsüzleştirdim. sonrasında sokaka arasında maceralara attık kendimizi. güvercin mezatı, tavuk horoz mezatına karıştık. Eski urfanın dar sokaklarında sabahı noktalayıp eve geldigim şu dakikalarda ben demli cayımı içerken pek çok kişinin henuz uykusundan bile uyanmadıgını fark ederek keyifleniyorum.
sonradan engının 2.10 dakikada 22 km yi tamalıyabildgini ögrendim. anlaşılan canını kurtarmıştı ancak ruhunu kaybetmişti. şaçlarında ise bir miktar kırlaşma olmuş. oda onlardan biri olmuştu.
size tavsiyem asla kır saçlılara aldanmayın.....

1 yorum:

onkaplan dedi ki...

http://www.youtube.com/watch?v=0VA_3hSR3zM

gerçi bu denizkızlarından bahsediyor ama işinizi görür

süper bağlamışsın yazıyı bu arada, tam dr elektro stayla