4 Nisan 2012 Çarşamba

Özet geçiyorum..

Biz doktorla bu bloga başlarken hedefimiz hem antrenmanların kaydını kuydunu tutmak, hem de birbirimize gaz vermekti. Farkedildiği üzere epey bir süredir gazı Durukan veriyor. Doktoru biraz yalnız bıraktım bu konuda, hatalıyım. Bu ara yazı çizi işlerine karşı bir soğuma var bende, elim gitmiyor. Evdeki antrenman defterine bile kaydetmemişim son 1 ayın antrenmanlarını mesela.

O yüzden özet geçiyorum:

8-10 haftalık bir siklüs planlamıştık, BTC ilen, onu bitirdik. Dağılımı şöyle:

4 hafta hipertrofi+maksimal tutuş
2 hafta kampus+pylometric
2 hafta güçte dayanıklılık
1 hafta dinlenme

Bu hafta sonu yeni siklüse başlıyoruz; dağılımı gene hemen hemen aynı mantıkla ama farklı antrenmanlarla yapıcaz, adaptasyon olmasın diye.

Aslında bu periyodizasyon sanırım çok doğru değil ama bizim gibi çalışan ve vakit sıkıntısı olan insanlar için olabilecek en verimli yol. Periyodizasyon bundan çok daha detaylı bir iş ama bizim şu an onu planlayıp uygulayacak kadar teorik altyapımız yok, olsa bile uygulayacak zamanımız yok. Üniversitede bir ara haftada 7-8 antrenman yapardım, bir de haftasonu tırmanışa filan giderdim ama o zaman bile bunun sonu sakatlık ve sürantrenman olmuştu; şu anki 8-5 mesai stayla hayatla tam bir program uygulama şansı pek yok gibime geliyor. Bunu yapabilecek yeryüzünde sadece 2 kişi var: biri Dr. Elektro:)

Neysee bu yılın ilk siklüsünden neler öğrendik ona gelelim:

Şimdi bu hipertrofi denen şey üzerine epey araştırdım, internetten ordan burdan herkes bir şey yazmış arkadaş... internet dediğin tam bir bilgi çöplüğü. Eskiden bilgiye ulaşmak zordu, okul kütüphanesinden filan ne bulduysak okuyorduk şimdi bilgi çok ama hangisi doğru yaormak zor...

Neyse bu fingerboardda hipertrofi antrenmanı diye gazlanan şey (eric hörst'ün kitabında anlattığı şey yani) bir şişirme balon bence; sakatlanmak için birebir ve amaçlandığı gibi maksimal tutuşu değil güçte dayanıklılığı çalıştırıyor. Dave Macleod'un sözünü dinleyip uzun dinlenme aralı maksimal asılma seanslarına geri döneceğiz yani..

Kampüs işinde aslında daha yolun başındayız, işin tekniğini yeni yeni öğreniyoruz denebilir. O kadar zaman kampüs yaptım ama zağar gibi dyno yapmışım sadece, asıl olay teknikte.

Güçte dayanıklılık için 4x4 yaptık, baya iyiydi am uzun süreli yapmamak lazım vücut çok çabuk adapte oluyor. Ama uzun tırmanış tatillerinden önce 2-3 hafta çalışmak rota dayanıklılığına tavan yaptırır muhtemeln; hatta 4x4 rotalaırnı proje rotanın kilitlerine göre tasarlayıp ona özel de çalışabilirsin, güzel bir idman bulanlardan allah razı olsun..

Bu arada antrenmanları planlıyoruz ama çıktığımız rotalar için bir plan yapmıyoruz genelde, önümüze ne gelirse, allah ne verdiyse. Bunla ilgili de bir kitaptsa bir şeyler okudum; piramit metoduyla dereceni kademeli olarak arttırmak üzerine. Onu da bir sonraki yazıda şeyedelim kankalar...

1 yorum:

özgür avukat dedi ki...

tekrar hoşgeldin onkaplan...